“Yabancı Düşmanlığının Uluslararası Öğrencilere Etkisi” başlıklı çalıştayın açılışında konuşan SETA Genel Koordinatörü Prof. Dr. Burhanettin Duran yabancı düşmanlığının günümüzde stratejik bir soruna dönüştüğünü ve içeride toplumsal kutuplaşmayı artıran, dışarıda ise Türkiye’nin etki alanını sınırlandırmaya çalışan bir kampanya yürütüldüğünü vurguladı.
Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) koordinatörlüğünde 15 Eylül 2023 tarihinde İstanbul’da “Yabancı Düşmanlığının Uluslararası Öğrencilere Etkisi” başlıklı bir çalıştay düzenlendi. Öğretim üyeleri, üniversitelerin uluslararası ofis/merkez yetkilileri, uluslararası öğrenciler, ilgili kamu kurumları ve STK’lardan kırkın üzerinde davetlilerin katıldığı çalıştay SETA Genel Koordinatörü Prof. Dr. Burhanettin Duran, Prof. Dr. Çağrı Erhan ve YÖK Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar’ın konuşmalarıyla başladı.
SETA Genel Koordinatörü Prof. Dr. Burhanettin Duran çalıştayın açılış konuşmasında yabancı karşıtlığının Türkiye’nin stratejik otonomi arayışına olumsuz etkileri olduğunu şu şekilde ifade etti: “Yabancı karşıtlığı adı altında İslami değerleri hedef alan, içeride toplumsal kutuplaşmayı artıran, dışarıda ise Türkiye’nin stratejik otonomi arayışlarını engellemeye çalışan bir kampanya söz konusudur. Bugün gelinen noktada, bu kampanyaya karşı ciddi bir mücadele yürütülmesi gerektiği apaçık ortadadır. Bugün düzenlediğimiz çalıştayın da bu mücadeleye bir katkı sunmasını temenni ediyoruz.”
SETA Genel Koordinatörü Prof. Dr. Burhanettin Duran artık Türkiye’den mezun olan uluslararası öğrencilerin dünyanın her yerinde ve önemli mevkilerde bulunduklarını, bunun bir güç olduğunu ve bu gücün azalmaması için yabancı düşmanlığı ile mücadele edilmesi gerektiğini ise şu şekilde belirtti: “Bir bakıyoruz, bir ülkenin bakanı Türkiye mezunu, başka bir ülkenin üst düzey diplomatı Türkiye mezunu, bir başka ülkenin askeri görevlisi Türkiye mezunu veya bir başka ülkenin en önemli iş insanı Türkiye mezunu. Bu durum, Türkiye için paha biçilmez bir imkân ve güç. Ancak bu imkânı ortadan kaldırabilecek ve gücü elimizden alabilecek bir hastalık olan yabancı düşmanlığı ile mücadele edilmesi gerekiyor. İşte bugün düzenlediğimiz çalıştayda Türkiye’nin elindeki önemli imkân ve gücün heba olmaması adına nelerin yapılabileceğine dair fikir alışverişinde bulunmak istiyoruz. Bu nedenle, çalıştayın çok önemli bir işleve sahip olduğunu düşünüyoruz. Çalıştay’a katılım sağlayıp görüşlerini beyan edecek olan çok kıymetli katılımcıları şimdiden çok teşekkür ediyorum.”
Yükseköğretim Kurumu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar ise böylesine önemli bir konunun gündeme getirilmesine öncülük eden Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı’na (SETA) teşekkür ettikten sonra farklı coğrafyalardan ve kültürlerden gelen insanlara karşı alay, tezyif, küçümseme, nefret ve düşmanlık gibi medeniyetimizle ve tarihi tecrübelerimizle uyuşmayan davranışların, her açıdan ülkemize zarar vereceğini vurguladı.
YÖK olarak, uluslararasılaşma konusuna her zaman merkezi bir önem verdiklerini söyleyen Prof. Dr. Özvar, bu konuyla ilgili mevcut durumu değerlendirmek ve ihtiyaçları belirlemek amacıyla çalıştaylar ve toplantılar düzenlediklerini belirtti.
Yükseköğretim Kurulu olarak, Türkiye’de öğrenim gören tüm öğrencileri gözetmek ile yükümlü olduklarını vurgulayan Prof. Dr. Erol Özvar konuşmasına şunları ekledi: “Bu öğrencilerin yaşadığı veya yaşama ihtimali olan her türlü sorunu değerlendirmek, koordine etmek ve üniversitelere tavsiyelerde bulunarak bir politika ve gündem oluşturmak bizim en önemli önceliklerimizden biridir. Bu çalıştay, uluslararası öğrencilerin ülkemizdeki eğitim deneyimlerini daha da zenginleştirmek ve onları toplumumuza daha fazla entegre etmek açısından önemli bir adımdır.”
YÖK olarak, uluslararası öğrencilerin Türkiye’de kendilerini evlerinde gibi hissetmelerini sağlamak için yoğun çaba sarf ettiklerini ve bu çabalara kararlılıkla devam ettiklerini söyleyen Prof. Dr. Erol Özvar, “Uluslararası öğrencilerin ülkemizin kültürel çeşitliliğine ve akademik zenginliğine katkı sağlayacağına olan inancımızı sürdürerek, bu çalışmaları daha da ileriye taşımak için birlikte çalışmaya devam edeceğiz. Tüm yükseköğretim kurumlarımızın ve yüce gönüllü insanlarımızın, yabancı düşmanlığına karşı dünya genelinde örnek bir tavır sergilemeye devam edeceğine olan sonsuz inancımızı vurgulamak isterim. Bu çalıştay vesilesiyle tüm katılımcılara bir kez daha hoş geldiniz diyor, verimli bir toplantı olmasını temenni ediyorum.” dedi.
İstanbul Altınbaş Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Çağrı Erhan ise uluslararası öğrenciler ile ilgili Türkiye olarak birtakım öncü sıkıntılar yaşandığını ancak zamanla, bu tür toplantılarda alınacak veriler ile bunların üstesinden gelineceğini düşündüğünü belirttikten sonra sözlerine şunları ekledi: “Ortada aksettirildiği gibi öğrenci düşmanlığı, yabancıları hedef alma durumu yok. Hele Almanya gibi, Hollanda gibi batı ülkeleri ile kıyas edildiğinde münferit bazı hadiseler dışında Türkiye’de yabancı öğrencileri hedef alan sınıfta, kampüste ayrımcılığa uzanan bir hadise yaşanmış değil. Fakat maalesef bazı münferit olaylar büyütülüyor.”